Tarih boyunca değişenin yalnızca kadınlardaki mükemmel vücut algısı olduğunu düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. Erkeklerin de mükemmel vücut algısı çok eski zamanlardan bu yana değişerek son formunu buldu. Tarih öncesi dönemlerden günümüze toplumsal ihtiyaçların farklılaşması ve hayatta kalmak için gerekli niteliklerin değişmesi güzellik ve yakışıklılık kavramlarının da temelini oluşturuyor. Dönemin gereksinimlerine yanıt veren fiziksel özelliklere sahip olan hem kadınlar hem de erkekler her daim daha çok ilgi ve dikkat çekiyor.
Fazla Kilo İyiydi
Bu söylemleri örneklerle destekleyelim ve sizi Cilalı Taş Devri’ne doğru kısa bir yolculuğa çıkaralım. Tarım toplumuna geçişin başladığı bu süreçte ideal bir erkek vücudunun tanımı günümüzden oldukça farklıydı. Daha kilolu erkekler kadınlar tarafından daha çok beğeniliyordu. Kendi ihtiyaçlarını karşılayan, tarım yaparak besin elde eden ve yiyeceğe ulaşmanın çok da kolay olmadığı o günlerde kilo almayı başaran erkekler hem sınıf üstünlüğü elde ediyordu hem de kadınların dikkatini daha çok çekiyordu.
Fit Vücutlar Sahneye Çıktı
Cilalı Taş Devri’nden Antik Yunan zamanına geldiğimizde ise ideal erkek vücut tanımı radikal bir şekilde değişmeye başladı. Artık tarım toplumu olunmuş ve şehirler kurulmuştu. Beklentiler ve yine hayatta kalmak için gerekli nitelikler farklılaştığından bu yansıma ideal erkek vücudu tanımında da yer buldu. Dönemin erkekleri ile günümüzdeki erkeklerin ideal vücut tanımlamaları arasında çok büyük farklılıklar yok. Kaslı, yağsız ve fit vücutlar o dönemde de çok revaçtaydı. Antik Yunan zamanından kalma heykellere ve eserlere bakıldığında erkeklerin belirgin bir adonis kasına sahip olmaları ve karın kaslarının belirginliği de bu çıkarımı doğrular niteliktedir.
İdeal Vücut Tanımlamasından Uzaklaşıldı
Antik Yunan’dan Orta Çağ döneminde geçtiğimizde dünyanın bambaşka bir hal aldığını söyleyebiliriz. Artık kilisenin egemenliğinde bir toplum yapısına ulaşıldığı bilinen bu dönemde erkeklerin ideal vücutları ile ilgili tasvirlere ya da eserlere erişmek pek mümkün değil. Dönemin sosyal ve toplumsal yapısını inceleyen bilim insanlarının dikkat çektiği konular ideal erkek vücudu hakkında bilgi edinmemizi kolaylaştırıyor. Dönemde belirgin kaslara sahip olmak, adonis kas grubunu çalıştırmak veya güçlü kollara sahip olmak toplumsal düzeyde çok da etki yaratmıyordu. Uzun boylu olmak ön plana çıkmış ve vücut ölçüleri önemini yitirmeye başlamıştı. Rönesans dönemi hakkında da kesin bir bilgiye ulaşmak maalesef ki çok mümkün değil. O zamanlarda yaşanan aydınlanma ile birlikte akıl ön plana çıkmış, sanatsal faaliyetler önem kazanmış, para için savaşlar ve entrikalar yaşanmaya başlamıştı.
Bir Dönem Göbek Gösteriş Nedeniydi
1800’lü yılların sonuna geldiğimizde ise erkeklerde göbek, aranan bir özellikti diyebiliriz. Gösterişin fiziksel yansıması olarak göbekli olmanın tercih edilmesi sağlıksız olsa da dönem şartlarında oldukça önemli bir özellik olarak kabul edilirdi. Bugünden ne kadar da farklı değil mi?
Sinema Toplumsal Bakış Açısını Değiştirdi
Neyse ki göbekli bir fiziğe sahip olma modası çok uzun süre devam etmedi. 1920’li yıllarda Hollywood dönemi başladı ve ekranlarda boy gösteren erkekler fit ve atletik vücutları ile dikkat çeker hale geldi. Filmlerde boy gösteren erkeklerin sahip olduğu özellikler o dönemlerden itibaren ideal olarak kabul edildi. Daha sonra ise bu algı biraz daha değişti, vücut geliştiren erkeklerin kaslı vücutları diğer erkeklerin idolü olmaları sonucuna yol açtı. 1980’li yıllara gelindiğinde ise ikonik isimlerin de etkisiyle kaslı vücutlara sahip olanlar kahraman gibi algılanmaya başladı.
Artık tüm dünya benzer fiziki özelliklere önem veriyor. Daha kaslı erkekler daha çok beğeniliyor ve daha çok örnek alınıyor. Uzun süredir kadınların da benzer “ideal vücut ölçüleri” baskısıyla yaşaması, günümüzde hem kadınların hem de erkeklerin kendileriyle barışık olma şansını azaltıyor. Yine de bu baskının olumlu yönünden anlaşılması da mümkün. Fazla kilo hiçbir zaman sağlıklı bir yaşamın sırrı olamıyor…